Logo

17. yıldönümü etkinliğine parti örgütlerinden mesajlar…


Şan olsun Yeni Ekimler’in partisinin 17. yılına!

Yoldaşlar,

Partimizin 17. yılında gerçekleştirdiğiniz etkinliği en içten devrimci duygularımızla selamlıyoruz.

İçinden geçtiğimiz dönem çok karmaşık bir dönem olarak yaşanıyor. Partimizin bu döneme dair net bir bakışı var. “Savaşlar, bunalımlar ve proleter devrimler dönemi” içeresinde olduğumuzu partimiz çok erken bir zamanda bütün belirtileriyle ortaya koymuştur. Dünya ve Türkiye’deki güncel gelişmeler tespitlerimizi doğrulamaktadır.

Dünyada yaşanan gelişmeleri işçi sınıfının iktidarıyla taçlandırmanın tek yolu işçi sınıfının ihtilalci partilerini inşa etmektir. Partimiz işçi sınıfının iktidar mücadelesinin Türkiye müfrezesini oluşturmaktadır. Maalesef dünya genelinde gerçek anlamda Marksist-Leninist temelde kendini var eden güçlü ihtilalci partilerin varlığından söz etmek mümkün değildir. Proletaryanın emperyalist kapitalist dünya düzenine karşı mücadelesinde en zayıf olduğu yan da budur. Bu zayıflık bugün aşılmayı bekleyen öncelikli görevlerdendir. Farklı coğrafyalardaki komünistler bu sorumlulukla hareket etmelidir. İşçi sınıfının iktidarı için bu bir zorunluluktur.

Dostlar, yoldaşlar;

Bulunduğumuz coğrafya emperyalistler arası hegemonya savaşlarının merkezine dönüşmüş durumda. Bölge ülkelerinin egemen güçleri emperyalist güçlerle birlikte hareket etmektedirler. Suriye başta olmak üzere bölgenin birçok ülkesinde yürütülen kirli savaş ve katliamın faturasını bölge emekçi halkları ödemektedir. Bu kirli savaş ve katliama karşı işçi sınıfı ve emekçi halkların birleşik mücadelesini örgütlemek komünistlerin en temel görevidir. Bölgedeki gelişmeler karşısında görevlerini bu bakış açısıyla somutlayan partimiz bölgedeki her türlü gericiliğe karşı güçlü bir mücadelenin yolunun işçi sınıfının iktidar mücadelesiyle olan derin ve kopmaz bağını bilmektedir.

Rojava ve diğer bölgelerde başta Kürt halkı olmak üzere bütün halkların ilerici kazanımlarına destek olmak istiyorsak, yapmamız gereken Türk sermaye devletine karşı işçi sınıfının militan mücadelesini örgütlemektir, fabrika fabrika örgütlenmek, sermaye düzenini işlemez hale getirmektir. Kürt halkı ve diğer halkların gericiliğe karşı yürüttüğü mücadeleye en büyük destek ancak böylesi bir perspektifle hareket etmekle sağlanır. Ötesi sınırlı ve bireysel desteklerin ötesine geçmeyecektir.

Partimiz bu gerçekliğin farkındadır. Bölgedeki gelişmeleri bu gerçeklikle ele almaktadır. İşçi sınıfının Türkiye topraklarındaki devrimci mücadelesini örgütlemeyi dünya işçi sınıfı ve emekçi halklarına olduğu kadar bölge işçi sınıfı ve emekçi halklarına karşı da sorumluluğu olarak görmektedir.

Dostlar, yoldaşlar,

Partimiz Marksist-Leninist dünya görüşüne dört elle sarılmaktadır. Her türlü tasfiyeci rüzgara karşı ayakta kalmayı buna borçludur. Artık önemli bir eşiğe gelmiş bulunmaktayız. Greif işgaliyle başlayan, metal fırtınasıyla devam eden süreçte ortaya koyduğumuz pratik bunu dosta düşmana göstermiştir. Türkiye işçi sınıfı mücadelesine yeni kıstaslar getiren Greif işgali gibi, Metal Fırtına gibi süreçlerde partimizin doğrudan ve dolaylı etkisinin olması rastlantı değildir. Hareket olarak mücadele sahnesine çıktığımızdan bu yana her türlü tasfiyeci, düzen içi rüzgara karşı dört elle sarıldığımız Marksist-Leninist dünya görüşü ve bu doğrultuda elde etiğimiz deneyimlerin sonucudur. Şunu bir kere daha ifade etmek isteriz ki partimiz artık kendi yolunu açmış, geleceği kazanmak için emin adımlarla ilerlemektedir.

Bugün devrim mücadelesine inanmış, Marksist-Leninist dünya görüşünü rehber edinmiş herkesin altında birleşmesi gereken bayrak partimizin bayrağıdır.

Dostlar, yoldaşlar;

Devrim davamızı zafere ulaştırmak için mücadeleyi büyütmekten başka bir seçeneğimiz yok. Bizler İstanbul’un sanayi havzalarında, emekçi semtlerinde kapitalist sömürü düzenini yıkmak için mücadele ediyoruz. İdeallerimize ulaşmak için bugün her zamankinden daha güçlüyüz.

Şunun bilinmesini isteriz ki sermaye düzenini yıkacağız. İşçi sınıfının kızıl bayrağını bu ülkenin burçlarına dikerek dünya proletaryasına büyük bir armağan sunacağız.

Şan olsun 17. yılnda partimize!

Yaşasın devrim ve sosyalizm!

Yaşasın proletarya iktidarı!

TKİP İstanbul İl Komitesi

***

 

Fırtınalı günlere hazırlanıyoruz…

Merhaba dostlar, merhaba yoldaşlar,

Ekim Devrimin 98, yeni Ekimler’in partisinin 17. yılında “İşçilerin birliği, halkların kardeşliği” şiarıyla gerçekleştirmiş olduğunuz etkinliği tüm devrimci coşkumuzla selamlıyoruz.

Emperyalist-kapitalistlerin savaş ve saldırganlık politikalarının tırmandırıldığı, aynı zamanda emperyalistlerin hegemonya mücadelesinin sonucu Ortadoğu başta olmak üzere halklara daha fazla yıkım, yağma ve talanın uygulandığı bir süreçten geçiyoruz. Ülkemizde ise Ankara’nın göbeğinde olduğu gibi patlayan bombalarla emekçilerin ve ezilen halkların üzerinde baskı kurulmaya çalışıldığı, devrimcilerin, ilericilerin, Kürt halkının operasyonlar, gözaltı, tutuklamalarla sindirilmeye çalışıldığı bir süreçteyiz.

Ancak bunların hepsi boşuna!

Zira emperyalist kapitalist sistemin bunalımları, savaş ve saldırganlık politikaları karşısında işçilerin emekçilerin, ezilen halkların toplumsal mücadelesinin devrimlere büyümesi kaçınılmazdır. Türkiye’nin içinde bulunduğu Ortadoğu coğrafyası başta olmak üzere, çelişkiler daha da yoğunlaşıyor, ezilenlerin öfkesi her geçen gün daha da büyüyor.

Yoldaşlar;

İşçi sınıfının devrimci birliği, halkların kardeşleşmesiyle iç içedir ve hatta kardeşleşmenin temel güvencesidir. İşçi sınıfının devrimci partisi, bu temelde, işçi sınıfının tarihsel devrimci misyonuna uygun olarak on yıllardır siyasal sınıf hareketini yaratma mücadelesini yükseltiyor. Greif’ler, metal fırtınaları vb. ise, sınıfın partisinin işçi sınıfına yönelik ısrarlı yöneliminin, çabasının ve birikiminin göstergesidir aynı zamanda…

Yoldaşlar,

Ekim Devriminin 98, yeni Ekimler’in partisinin 17. yılında Ekim Devrimi'ni rehber edinen yeni Ekimler’in partisini selamlıyor, devrimler döneminde, önümüzdeki fırtınalı günlere hazırlanıyoruz. Gelecek bizimdir, gelecek devrime ve sosyalizme aittir!

Geceye katılan ve emeği geçen tüm yoldaşlarımızı selamlıyoruz.

Yaşasın proletarya enternasyonalizmi!

Yaşasın TKİP!

Ankara İl Komitesi

***

 

Görevimiz işçilerin devrimci
örgütlü birliğini gerçekleştirmektir…

Yaşadığı yapısal sorunları, savaş, baskı ve sömürü politikalarına daha çok sarılarak aşmaya çalışan kapitalist sistemin, bu sorunlara dair hiçbir gerçek çözümünün bulunmadığı artık burjuva ideologlar tarafından dahi itiraf edilen bir gerçekliktir.

Bugün dünyanın dört bir yanında yaşanan her türlü musibetin tek sebebi bu sömürü ve baskı düzenidir. Tarih çoktan ömrünü doldurmuş olan bu sistemin daha büyük yıkımlara yol açmadan hak ettiği yere, yani tarihin çöplüğüne göndermek için işçi sınıfını göreve çağırmaktadır.

Emperyalist kapitalist sistemin siyasi, iktisadi ve sosyal açıdan büyük bir kriz içinde debelendiği, debelendikçe insanlığı daha büyük yıkımlara doğru sürüklediği günümüz dünyasında, biz devrimcilerin en önemli görevi, tek tek ülkelerde ve dünya ölçüsünde, işçilerin devrimci örgütlü birliğini gerçekleştirmektir.

Emperyalist bir dünya savaşının yaklaşan ayak sesleri bu görevinin yerine getirilmesinin aciliyetini daha da artırmaktadır.

Biz İzmir’den sınıf devrimcileri olarak, "İşçilerin birliği halkların kardeşliği" şiarıyla gerçekleştirdiğiniz geceyi işçi sınıfının ulusal ve uluslararası devrimci birliğinin sağlanması mücadelesine önemli bir katkı yapacağı inancıyla selamlıyor, gecede emeği geçen bütün yoldaş ve dostlarımızı bu anlamlı etkinlikten dolayı kutluyoruz.

Yaşasın işçilerin birliği halkların kardeşliği!

Yaşasın proletarya enternasyonalimi!

Şan olsun işçi sınıfının devrimci partisinin 17. kuruluş yıldönümüne!

Şan olsun halkları özgürleştiren Büyük Ekim Devrimi’ne!

İzmir İl Komitesi

***

 

Partinin kurmaylığında kazanan işçi sınıfı olacak!..

Merhaba yoldaşlar!

İçinden geçilmekte olan krizler, savaşlar ve devrimler döneminde en yakıcı ihtiyaç yeni Ekimler yaratabilmektir. Hele de parlamentarist-tasfiyeci rüzgarların estiği bir dönemde ihtilalci kimlikten taviz vermeyen devrimci bir partinin yeni Ekimler yaratmak iddiasındaki önemi ortadadır. Ekim Devrimi’nin 98. yılını kutladığımız bu dönemde ise, 17 yıldır bu topraklarda Yeni Ekimler’in Partisi’nin varlığının haklı gururunu yaşıyoruz.

Çukurova’da vahşi kapitalizmin en iğrenç yüzünü, gerek sanayi gerekse tarımda işçiler fazlasıyla yaşıyor. Emperyalist müdahalenin Suriye’de yarattığı yıkımdan etkilenen binlerce insanın uğrak yeri olan coğrafyamızda, ayrıca Kürt halkının yaşadığı zulümlerin dolaysız tanığıyız. Halkları birbirine düşmanlaştıran sistemin gerici odaklarla birlikte katliamlar yaptığı bu süreçten bölgemiz fazlasıyla etkilenmektedir. “İşçilerin birliği, halkların kardeşliği”nin yakıcı önemiyle günün görevlerine yükleniyor, yeni Ekimler’in partisi olma iddiasında üzerimize düşen görev ve sorumlulukları yerine getirme gayretiyle, ilmek ilmek yeni Ekimler’e hazırlanıyoruz. Bu haklı davamızda hepimiz birer Alaattin, Habip, Ümit ve Hatice olarak diyoruz ki; biz kazanacağız! 17. yılını kutladığımız yeni Ekimler’in Partisi’nin kurmaylığında kazanan işçi sınıfı olacak!

Güneyin sıcaklığıyla, gecede emeği geçen tüm yoldaşları kutluyor, tüm devrimci duygularımızla sizleri selamlıyoruz.

Yaşasın TKİP!

Güney’den komünistler

***

 

Tek çıkış yolu devrimci sınıf mücadelesidir

“İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği” gecesine emek veren sevgili yoldaşlar, geceyi onurlandıran değerli dostlar, hepinizi içten devrimci duygularla selamlıyoruz.

Ekim Devrimi’nin zaferi ve Yeni Ekimler Partisi’nin kuruluş yıldönümü vesilesiyle düzenlenen gecenin şiarı büyük bir anlam taşıyor. Zira günümüzde “İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği”ni savunmak ve gerçekleştirmekten daha önemli, daha değerli bir şey olamaz.

Dostlar, yoldaşlar

Gelinen aşamada kapitalist emperyalizm emekçileri ve halkları etnik, dinsel, mezhepsel temelde parçalayıp, birbirine boğazlatma politikasını had safhaya ulaştırdı. Ortadoğu’da IŞİD canavarını, Balkanlar ve Avrupa’da neo-nazileri kullanan emperyalistler, emekçileri ve yoksul halkları koyu bir karanlığın içinde köleleştirip yozlaştırmaya çalışıyorlar. Irak, Suriye, Filistin, Libya, Yemen, Ukrayna ve diğer ülkelerde devam eden çatışma ve kıyımlar, kapitalist sistemin barbarlıkta yeni bir aşamaya girdiğine işaret ediyor.

Bu kritik süreçte Türkiye’de de IŞİD zihniyetli savaş kışkırtıcısı bir iktidar işbaşında. Dinci-mezhepçi-ırkçı AKP güdümünde olan bu iktidar hem savaş kışkırtıcısı hem işçileri parçalayan, halkları birbirine düşman eden uğursuz bir politika izliyor.

Varılan aşamada ülkede, bölgede, dünyada işçiler, emekçiler ve ezilen halklar çetin bir sıvandan geçiyorlar. Bu sınavdan alınlarının akıyla çıkıp geleceği kazanabilmeleri için kapitalist barbarlığa karşı devrimci, birleşik, enternasyonal mücadeleyi yükseltmeleri gerekiyor. Zaten bunun dışında bir çıkış yolu bulunmuyor. Tek bir çıkış yolu var; sosyalizm için devrimci sınıf mücadelesi. Diğer bir ifadeyle “İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği”ni mücadele ve yaşam içinde gerçekleştirmek...

Güçlerini, olanaklarını, araçlarını, enerjisini bu uğurda seferber eden TKİP, hem mücadele bayrağını yükseklerde tutuyor hem Türkiye işçi sınıfıyla emekçilerine yegane çıkış yolunu gösteriyor. Devrimci sınıf mücadelesini Gebze’de sürdüren komünistler olarak işçileri, emekçileri, kadınları, gençleri bu mücadeleye omuz vermeye, her alanda partiyi güçlendirmeye çağırıyoruz.

Yaşasın İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği!

Yaşasın Sosyalizm İçin Devrimci Sınıf Mücadelesi!

Yaşasın TKİP!

Gebze Bölge Örgütü

***

 

Yeni ekimler için ileri!

Dostlar, yoldaşlar,

Partimizin 17. yılı vesilesiyle gerçekleştirilen etkinlikte emeği geçenleri ve tüm katılımcıları selamlıyoruz.

Partili mücadele dönemimizin 17. yılındayız. Her yılı büyük ve çetin mücadelelerle dolu 17. yılı geride bıraktık. En sert rüzgârlar karşısında eğilmeden, bükülmeden bugünlere geldik. Çok önemli deneyimler biriktirdik.

İşçi sınıfı iktidarının Türkiye topraklarındaki temsilcisi partimiz geride bıraktığımız çok önemli mücadelelere yön vermeyi başarmıştır. Sınıf devrimciliğinin ne demek olduğunu dosta düşmana göstermiştir. İşçi sınıfının iktidarına giden yolda önemli bir kazanım olan partimizi sınıf içinde daha belirgin bir güç haline getirmek en temel görevimizdir.

17. yılını kutladığımız partimiz Türkiye işçi sınıfı mücadelesinde Greif İşgali gibi şanlı bir deneyim yaratmıştır. Greif’ı aşacak tek güç de partimizdir. Partimizin bu gücü dört elle sarıldığı Marksist-Leninist dünya görüşünden gelmektedir.

Yoldaşlar, şanlı devrim yürüyüşümüzde önümüzdeki bütün engelleri aşarak ilerliyoruz. Geleceği kazanacağız. İşçi sınıfının iktidarını kuracağız. Partimizin 17. yılını geleceği kazanma mücadelemizin yeni aşaması olarak ele alıyoruz.

Yaşasın TKİP

Yaşasın devrim ve sosyalizm!

Küçükçekmece Bölge Örgütü

***

 

Tarihsel dönemin misyon bilinciyle hareket ediyoruz…

Merhaba dostlar, yoldaşlar,

Partimiz TKİP’nin 17. mücadele yılı vesilesiyle düzenlemiş olduğunuz gecemizi kavganın sıcaklığıyla dolu, yoldaşça duygularımızla selamlıyoruz.

Kapitalist sistem, sömürü ve kâr hırsı yüzünden, “zincirlerinden boşanmış vahşi bir hayvan” gibi, işçi ve emekçilere, mazlum halklara kan kusturmaya devam ediyor. Bütün vahşiliğiyle, çürümüş ve kokuşmuşluğuyla, insanlığın başına bela olan bu barbarlar düzeni yıkılmayı bekliyor. İnsanlığın gelişim seyri içerisinde karanlık bir nokta olarak kalacak böylesi bir dönemde, biz komünistler tarihsel dönemin bizlere yüklediği misyon bilinci ile hareket etmekteyiz.

Partimiz TKİP’nin kuruluşuyla aynı tarihlerde kutladığımız sosyalist Ekim Devrimi, 98. yıldönümünde, dünya proletaryasının ve mazlum halkların kurtuluş yolunu aydınlatmaya devam ediyor. Rus proletaryası ve onun öncüsü Bolşevikler’in insanlık tarihinde çığır açan zaferi, biz komünistler için de paha biçilmez deneyimlerle dolu olarak karşımızda duruyor. 17. mücadele yılını kutlayan partimiz TKİP ilk günkü inanç ve tazeliğiyle, yüzlerce yıllık sınıf savaşımının deneyim ve donanımını kuşanmış olarak yarınların çetin mücadelelerine doğru ilerlemektedir.

Kapitalist sistemi tarihin çöplüğüne gönderecek biricik güç olan işçi sınıfını siyasallaştırma, devrim yolunda seferber etme mücadelesini, bölgemizdeki fabrikalarda yürüttüğümüz sınıf çalışmasıyla ilmek ilmek örüyoruz. Bölgemizde büyük bir emek ve sabrın sonunda örgütlediğimiz Greif direnişi bunun en anlamlı adımıydı. Greif direnişinin gösterdiği, partisiyle bütünleşmiş sınıf bölüklerinin nasıl bir kuvveti açığa çıkaracağının bugünden yarına işaret fişeğiydi diyebiliriz.

Yarının kavga dolu günlerde, partisiyle bütünleşmiş işçi sınıfının nasıl bir yıkıcı kuvvet, sınıfıyla bütünleşmiş partinin nasıl yıkılmaz bir güce dönüştüğüne tarih bir kez daha tanıklık edecek.

Bu yıkılmaz gerçekliğe olan inancımızla bir kez daha selamlıyoruz sizleri.

Yaşasın Devrim ve Sosyalizm!

Yaşasın Marksizm Leninizm!

İşler partiye devrime sosyalizme!

17. mücadele yılında şan olsun partimiz TKİP’ye!

TKİP Esenyurt Bölge Örgütü


Üste