Logo
< Reformizme karşı tek seçenek: Devrimci sınıf çizgisi - N. E. Derya

Her alanda darlığı aşmak için!..


IV. Parti Kongresi partinin karşı karşıya bulunduğu sorun alanlarını tanımlarken, partinin darlığı gerçeğinin altını özellikle çizmiş, bunu en öncelikli sorunlardan biri olarak tanımlamıştı. Bir dizi alanda önemli ve anlamlı mesafeler katedilmiş olsa da, sözkonusu darlık hala da aşılabilmiş değil. Kaçınılmaz olarak partinin gelişimini sınırlayan bu durum, giderek sınıf içinde maddi bir güç, toplum ölçeğinde devrimci bir odak olarak öne çıkmasını, böylece siyasal sahnede kendi rolünü oynamasını zora sokuyor. Buna yol açan sorunlar irdelendiğinde, aşılması gereken bir dizi zayıflıkla yüzyüze kalıyoruz.

 

Başarılı bir siyasal sınıf-kitle çalışması

Bugünkü darlığımızı kırmak her şeyden önce sınıf zemininde maddi bir güç haline gelmekle mümkündür. Fabrika zeminine oturan başarılı bir siyasal çalışma örgütleyemediğimiz sürece, hedeflerimize gereğince yürüyebilmemiz ve tarihsel misyonumuzu uygun bir rol oynayabilmemiz olanaklı olmayacaktır.

Son birkaç yıldır sınıf çalışmasında katettiğimiz anlamlı mesafeye rağmen henüz sınıfın içinde kök salabilmiş değiliz. Bu alandaki tüm kazanım ve birikimlere rağmen, sınıfın öncülerini etkilemek ve örgütlü düzeyde kazanmak planında hala da belirgin bir zayıflık yaşıyoruz. Bunda, sınıf kitleleriyle bizi buluşturacak, gündelik temas halinde tutacak değişik yol, yöntem, biçim, araç ve zeminleri etkili ve sonuç alıcı bir tarzda kullanmada yaşayageldiğimiz zaaf ve zayıflıklar etkili olmaktadır. Bu açıdan düne göre belli bir değişim yaşansa da, bunun yeterli olmadığı açıktır.

Öncelikle hedef kitlemizin öncülerini kazanma konusunda ciddi bir çabanın gösterildiği, bunun tüm gereklerinin yerine getirildiği iddia edilemez. Öncüleri etkilemek, parti çizgisi temelinde eğitip-donatmak, devrimci iddia ve militanlıklarını güçlendirmek, bu militanları enerjik bir biçimde sermayeye karşı mücadeleye yöneltmek bakımından yapılanların sınırlı olduğunu belirtmeliyiz. Oysa sınıfın öncüleri kazanılıp ileri çekilemediği bir durumda sınıfın genel kitlesini etkilemek ve devrimci siyasal mücadelenin hedefleri doğrultusunda harekete geçirmek mümkün olmayacaktır. 

Bunu gerçekleştirmenin yolu, fabrika zemininde derinleşmekle kalmayan, yanısıra işçileri sosyal yaşam alanlarında da kuşatan ve gündelik temaslarla birleştiren bir faaliyetten geçiyor. Bu çaba “öncü”leri parti çizgisine kazanmak ve kadrolaştırmak hedefiyle tamamlanabilmelidir. Bugün birçok alanda fabrika zeminine oturmuş bir faaliyetin varlığına rağmen sınıfın öncülerini kazanma ve kadrolaştırmanın gereklerine uygun bir çabadan yeterince söz edemiyoruz.  

Öte yandan mevcut kurumlarımız, araçlarımız, kanallarımız da dar bir alana sıkışmış durumda. Dahası bunları amacına ve işlevine uygun kullanabildiğimizi söylemek de pek mümkün değil. Dolayısıyla, sınıfın sosyal yaşam alanlarına da gündelik müdahaleler yapacak bir zemin oluşturmayı esas almak durumundayız

Bizi işçilerle buluşturacak sayısız araç ve zemin varken, belli bir alana sıkışan bir çalışmayla, sınırlı yol ve yöntemlerle faaliyetimizi önemli ölçüde daraltmış bulunuyoruz. Belli mevziler ve merkezler oluşturmak, sonra da hedef kitlemizin buralara gelmesini beklemek, kendi ekseni etrafında dönüp durmaktır. Böyle bir tarzla mevcut darlığımızı kırmayı başaramayız. Sınıf kitlelerini bulundukları her alandan kuşatacak, onlarla birebir ve gündelik temas içinde olan bir çaba hem darlığımızı kırmamızı kolaylaştıracak, hem de düşmanın kendi zeminlerimizde bizi kolayından denetleme çabasını önemli ölçüde zaafa uğratacaktır. Kazanacağımız yeni güçlerin deşifre olup açığa çıkmasının önüne de ancak böyle geçebileceğiz.

Bugün sınıf zemininde atılan kimi yeni adımların hakkı verilebilirse eğer, bu yeni zeminler ve araçlar faaliyette taze bir soluk katacaktır. Ancak bu işlevi görebilmesinin başta gelen koşulu, çalışmanın çok yönlü olarak planlanması, ekiplerinin oluşturulması ve belirlenen hedeflerin kazanılması konusunda tutarlı ve ısrarlı bir çabadır.   

 

Sınıf-kitle çalışmasında kurumsallaşma sorunu

Sınıf-kitle çalışmasında kurumsallaşma sorunu gelinen yerde yakıcı bir biçimde karşımızda duruyor. Çok yönlü, etkili ve sonuç alıcı bir faaliyet, aynı zamanda başarılı ve kalıcı bir kurumsallaşmadan geçiyor. Kurumsallaşma, her şeyden önce, belirlenmiş ve planlanmış bir faaliyetin gerek araç, yol ve yöntemler bakımından, gerekse bu faaliyeti örgütleyecek güçler bakımından tanımlı olmasını gerektirir. Belirli bir alanda ve hedefte yoğunlaşma, sınırları net olarak belirlenmiş bir faaliyet planlaması ve sonuç almaya kilitlenen bir süreklilik ve ısrar olmadan amaçlanan sonuçların elde edilmesi zordur. Az sayıda kadronun sayısız işe koşuşturması kaçınılmaz olarak bizi verimsiz ve kısır bir faaliyet tablosuyla karşı karşıya bırakacaktır. O halde kurumsallaşmayı/örgütlenmeyi sağlayacak bir tarzın/çalışmanın oturtulması esas alınmalıdır.

Kendi güçlerini/kadrolarını yaratamayan ve kalıcı hale getirmeyen hiçbir çalışmanın geleceği güvence altında değildir. Her çalışma alanı bu sorunu çözebilmek durumundadır. Kurumsallaşma aynı zamanda kendi faaliyetini örgütleyecek güçlerin örgütlenmesi sorunudur da. Her çalışma alanı bu açıdan da kendine yeterli hale gelmeyi özel bir tarzda hedeflemelidir. Son dönemde bir dizi alanda bu yönde atılan adımların belli verimli sonuçlar verdiği görülmektedir.

 

Sınıf kitlelerinin bulunduğu alanlara nüfuz etmek

Fabrika zemininin devrimci siyasal mücadelenin geleceği bakımından stratejik ve tayin edici önemi tartışmasızdır. Parti asıl gücünü bu maddi zeminde bulacaktır. Sınıf kitlelerini bulundukları sosyal yaşam alanları üzerinden de etkili bir tarzda kuşatmak ise fabrika çalışmasının tamamlayıcı yönünü oluşturmaktadır.

İşçiler uzun saatlere varan ağır çalışma koşullarından dolayı neredeyse toplumsal, siyasal ve kültürel yaşamın tümden dışına itilmiş bulunuyorlar. Bu nedenle sınıf kitlelerine bulunduğu her alana nüfuz edecek bir çaba ayrı bir önem taşıyor. Bu, hem sınıf kitleleriyle daha sıkı ve kalıcı bir temelde buluşmamızı sağlayarak darlığımızı kırmamızın güç ve imkanlarını çoğaltacak, hem de düşmanın kolay yoldan bizi denetleme zeminlerini ortadan kaldıracaktır.

Bizi dar bir alana hapseden, mevcut kurum ve mevzilerimize sıkışmış sınıf-kitle çalışması pratiğini aşmak parti açısından yakıcı bir ihtiyaçtır. Bugün sınıf ve emekçi kitleler daha çok öne çıkıyorlar, mücadele arayışı ve eğilim büyüyor. Fabrikalarda alttan alta mayalama süreçleri işliyor. Sınıf hareketinin son birkaç yıllık tablosu ortaya çıkmış bulunan imkanların giderek daha da çoğalacağını gösteriyor. Dolayısıyla mücadelenin ileriye çıkaracağı güçleri kucaklayacak bir çabanın her açıdan güçlendirilmesi ve bu güçlerin kalıcılaştırılması için tam bir seferberlik gerekmektedir. Bu başarıldığı ölçüde bir taraftan sınıfın öncüleri parti saflarına kazanılırken, öte yandan öncüler üzerinden sınıf kitleleri partinin bayrağı altında harekete geçirilebilecektir.

Partimizin döne döne altını çizdiği mevcut darlığı kırıp parçalama çağrısına yanıt vermenin yolu, her şeyden önce başarılı ve sonuç alıcı bir siyasal sınıf-kitle çalışmasından geçmektedir. Sınıf-kitle çalışmasındaki mevcut tarzımızı enine boyuna gözden geçirerek, gerekli düşünsel, yöntemsel ve araçsal değişimleri gerçekleştirerek, varolan kusurları gidererek, mutlak bir biçimde mesafe alabilmek, bu alanda sıçramalı bir gelişmeyi yaşayabilmek durumundayız. Bu bugünün ertelenemez görevidir.


Üste